Alacak Zamanaşımı

Alacak Zamanaşımı

Alacak Zamanaşımı Süresi

Alacaklar için zamanaşımı süresi, Borçlar Kanunu 146. – 161. maddelerde düzenlenmiştir.

Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir.

Alacak zamanaşımı süreleri, sözleşmeyle değiştirilemez.

 

Beş Yıllık Alacak Zamanaşımı Süresi Olan Alacaklar

Aşağıdaki alacaklar için beş yıllık zamanaşımı alacak zamanaşımı süresi uygulanır:

  • Kira bedelleri, anapara faizleri ve ücret gibi diğer dönemsel edimler
  • Otel, motel, pansiyon ve tatil köyü gibi yerlerdeki konaklama bedelleri ile lokanta ve benzeri yerlerdeki yeme içme bedelleri
  • Küçük sanat işlerinden ve küçük çapta perakende satışlardan doğan alacaklar
  • Bir ortaklıkta, ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasındaki; bir ortaklığın müdürleri, temsilcileri, denetçileri ile ortaklık veya ortaklar arasındaki alacaklar
  • Vekalet sözleşmesi, komisyon sözleşmesi ve acentelik sözleşmelerinden, ticari simsarlık ücreti alacağı dışında, simsarlık sözleşmesinden doğan alacaklar
  • Yüklenicinin yükümlülüklerini ağır kusuruyla hiç ya da gereği gibi ifa etmemesi dışında, eser sözleşmesinden doğan alacaklar

 

Alacaklar İçin Zamanaşımı Süresi Ne Zaman Başlar?

Alacak zamanaşımı süresi, alacağın muaccel olmasıyla işlemeye başlar. Alacağın muaccel olmasının bir bildirime bağlı olduğu durumlarda, zamanaşımı bu bildirimin yapılabileceği günden itibaren işlemeye başlar.

Ömür boyunca gelir ve benzeri dönemsel edimlerde, alacağın tamamı için zamanaşımı, ifa edilmemiş ilk dönemsel edimin muaccel olduğu günde işlemeye başlar. Alacağın tamamı zamanaşımına uğramışsa, ifa edilmemiş dönemsel edimler de zamanaşımına uğramış olur.

Alacak Zamanaşımı Süresinin Hesaplanması

Süreler hesaplanırken zamanaşımının başladığı gün sayılmaz. Alacak için zamanaşımı, ancak sürenin son günü de alacak hakkı kullanılmaksızın geçince, gerçekleşmiş olur. Zamanaşımı sürelerinin hesaplanmasında da, borçların ifasındaki sürelerin hesaplanmasına ilişkin hükümler uygulanır.

 

Bağlı Alacaklarda Zamanaşımı

Asıl alacak zamanaşımına uğrayınca, asıl alacağa bağlı faiz ve diğer alacaklar da zamanaşımına uğramış olur.

 

Alacak Zamanaşımı Hangi Durumlarda Başlamaz veya Durur? (Alacak Zamanaşımı Süresini Durduran Haller)

Aşağıdaki durumlarda zamanaşımı işlemeye başlamaz, başlamışsa da durur:

  • Velayet süresince, çocukların ana ve babalarından olan alacakları için
  • Vesayet süresince, vesayet altında bulunanların vasiden veya vesayet işlemleri sebebiyle devletten olan alacakları için
  • Evlilik devam ettiği sürece, eşlerin birbirlerinden olan alacakları için
  • Hizmet ilişkisi süresince, ev hizmetlilerinin onları çalıştıranlardan olan alacakları için
  • Borçlu, alacak üzerinde intifa hakkına sahip olduğu süre boyunca
  • Alacağı, Türk mahkemelerinde ileri sürme imkânının bulunmadığı süre boyunca
  • Alacaklı ve borçlu sıfatının aynı kişide birleşmesi durumunda, bu birleşmenin ileride geçmişe etkili olarak ortadan kalkarsa, bu durumun ortaya çıkmasına kadar geçecek süre boyunca

Alacak zamanaşımı süresinin işlemeye başlamayacağı veya işlemeye başlamışsa duracağı bu durumlarda, yukarıda bahsi geçen sebeplerin ortadan kalktığı günün bitiminde:

  • Zamanaşımı süresinin henüz işlemeye başlamamış olduğu durumlarda işlemeye başlar,
  • Zamanaşımı süresi durmuş olduğu durumlarda, durmadan önce işlemiş olan zamanaşımı süresi, kaldığı yerden devam ederek işlemesini sürdürür.

 

Alacak Zamanaşımının Kesilmesi

Aşağıdaki durumlarda, alacak zamanaşımı kesilir:

  • Borçlu borcu ikrar etmişse, özellikle faiz ödemiş veya kısmen ifada bulunmuşsa ya da rehin vermiş veya kefil göstermişse
  • Alacaklı, dava veya def’i yoluyla mahkemeye veya hakeme başvurmuşsa, icra takibinde bulunmuşsa ya da iflas masasına başvurmuşsa

Zamanaşımın Kesilmesinin Birlikte Borçlulara Etkisi

Zamanaşımı müteselsil borçlulardan veya bölünemeyen borcun borçlularından birine karşı kesilince, diğerlerine karşı da kesilmiş olur.

Zamanaşımı asıl borçluya karşı kesilince, kefile karşı da kesilmiş olur.

Zamanaşımı kefile karşı kesilince, asıl borçluya karşı kesilmiş olmaz.

Alacak Zamanaşımının Kesilmesiyle Yeni Zamanaşımı Süresinin Başlaması

Zamanaşımının kesilmesiyle, yeni bir süre işlemeye başlar. Borç bir senetle ikrar edilmiş veya bir mahkeme ya da hakem kararına bağlanmış ise, yeni süre her zaman on yıldır.

Bir dava veya def’i yoluyla kesilmiş olan zamanaşımı, dava süresince tarafların yargılamaya ilişkin her işleminden veya hakimin her kararından sonra yeniden işlemeye başlar.

Zamanaşımı, icra takibiyle kesilmişse, alacağın takibine ilişkin her işlemden sonra yeniden işlemeye başlar.

Zamanaşımı, iflas masasına başvurma sebebiyle kesilmişse, iflasa ilişkin hükümlere göre alacağın yeniden istenmesi imkânının doğumundan itibaren yeniden işlemeye başlar.

 

Reddedilen Alacak Davası Zamanaşımına Uğrarsa, Hangi Durumlarda Ek Süre Verilir?

Dava veya def’i; aşağıda belirtilen sebeplerden dolayı reddedilir ve o arada zamanaşımı veya hak düşürücü süre dolmuşsa, alacaklı altmış günlük ek süre içinde haklarını kullanabilir:

  • mahkemenin yetkili olmaması
  • mahkemenin görevli olmaması
  • düzeltilebilecek bir yanlışlık yapılması
  • davanın vaktinden önce açılmış olması

 

Taşınır Rehni ile Güvenceye Bağlanmış Alacaklarda Zamanaşımı

Alacağın bir taşınır rehniyle güvenceye bağlanmış olması, bu alacak için zamanaşımının işlemesine engel olmaz. Bu tür durumlarda ayrıca, alacaklının, alacak hakkını rehinden alma yetkisi de devam eder.

 

Alacak Zamanaşımından Feragat Edebilir Mi?

Alacak zamanaşımından, zamanaşımı süresi dolmadan, yani önceden, feragat edilemez.

Müteselsil borçlulardan birinin zamanaşımından feragat etmiş olması, diğer borçlular için geçerli olmaz.

Bölünemez bir borcun borçlularından birinin zamanaşımından feragat etmiş olması durumunda da, diğer borçlular için bu feragat geçerli olmaz.

Asıl borçlunun zamanaşımından feragati de, kefil için bağlayıcı olmaz.

 

Alacak Davasında Hakim Zamanaşımı Süresini Gözetir Mi?

Alacak davalarında, alacağa dair zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı, hakim tarafından kendiliğinden göz önüne alınamaz. Ancak, taraflarca bu hususun ileri sürülmesi halinde, hakim tarafından alacak zamanaşımı hususu değerlendirilebilir.