Arama ve El Koyma

Arama ve El Koyma

Ceza Muhakemesi Hukukunda Arama ve El Koyma

 

Hangi Durumlarda Şüpheli veya Sanıkla İlgili Arama Kararı Verilir?

Ceza Muhakemesi Kanunu; yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe varsa; şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerlerin aranması için, arama kararı verilebileceğini düzenlemektedir.

 

Hangi Durumlarda Diğer Kişiler Hakkında Arama Kararı Verilir?

Şüphelinin veya sanığın yakalanabilmesi veya suç delillerinin elde edilebilmesi amacıyla, diğer bir kişinin de üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerlerin aranabilmesi için, arama kararı verilebilir. Bu durumlarda aramanın yapılması, aranılan kişinin veya suçun delillerinin belirtilen yerlerde bulunduğunun kabul edilebilmesine olanak sağlayan olayların varlığına bağlıdır. Bu sınırlama, şüphelinin veya sanığın bulunduğu yerler ile, izlendiği sırada girdiği yerler hakkında geçerli değildir.

 

Gece Vakti Arama Yapılabilir Mi?

Konutta, işyerinde veya diğer kapalı yerlerde gece vakti arama yapılamaz. Suçüstü veya gecikmesinde sakınca bulunan durumlar ile yakalanmış veya gözaltına alınmış olup da firar eden kişi veya tutuklu veya hükümlünün tekrar yakalanması amacıyla yapılan aramalar, bu kuralın istisnasıdır.

 

Arama Kararını Hangi Merci Verir?

Hakim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan durumlarda Cumhuriyet savcısının, Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hallerde ise kolluk amirinin yazılı emri ile, kolluk görevlileri arama yapabilirler. Kolluk amirinin yazılı emri ile yapılan arama sonuçları, Cumhuriyet Başsavcılığına derhal bildirilir. Ancak, konutta, işyerinde ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda arama, hakim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile yapılabilir. Yani, kolluk amiri konutta, işyerinde ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda arama kararı veremez.

 

Arama Kararı veya Emrinde Hangi Hususlar Bulunmalıdır?

Arama kararı veya arama emrinde; aramanın nedenini oluşturan fiil,  aranılacak kişi, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerin adresi ya da eşya, karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresi, açıkça gösterilir.

Arama tutanağına, işlemi yapanların açık kimlikleri yazılır. Cumhuriyet savcısı hazır olmaksızın konut, işyeri veya diğer kapalı yerlerde arama yapabilmek için o yer ihtiyar heyetinden veya komşulardan iki kişi bulundurulur. Askeri mahallerde yapılacak arama, Cumhuriyet savcısının nezaretinde askeri makamların katılımıyla adli kolluk görevlileri tarafından yerine getirilir. Gecikmesinde sakınca bulunan durumlarda, Cumhuriyet savcısının yazılı emriyle de, Cumhuriyet savcısı nezaret etmeksizin, askeri makamların katılımıyla adli kolluk görevlileri tarafından arama yapılabilir.

 

Aramada Kimler Hazır Bulunabilir?

Aranacak yerlerin sahibi veya eşyanın zilyedi aramada hazır bulunabilir; kendisi bulunmazsa temsilcisi veya ayırt etme gücüne sahip hısımlarından biri veya kendisiyle birlikte oturmakta olan bir kişi veya komşusu hazır bulundurulur. Şüphelinin veya sanığın yakalanabilmesi veya suç delillerinin elde edilebilmesi amacıyla, diğer bir kişinin de üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerlerin aranması durumlarında; zilyet ve bulunmazsa yerine çağrılacak kişiye, aramaya başlamadan önce aramanın amacı hakkında bilgi verilir.

Kişinin avukatının aramada hazır bulunmasına engel olunamaz.

 

Arama Sonunda Hangi Belgelerin Verilmesi Gereklidir?

Aramanın sonunda hakkında arama işlemi uygulanan kimseye, istemi üzerine aramanın şüphelinin veya sanığın yakalanabilmesi veya suç delillerinin elde edilebilmesi amacıyla yapıldığını ve şüpheli veya sanığın kendisi olması durumunda, soruşturma veya kovuşturma konusu fiilin niteliğini belirten bir belge verilir.

Aramanın sonunda hakkında arama işlemi uygulanan kimseye, istemi üzerine, el konulan veya koruma altına alınan eşyanın listesini içeren bir defter ve eğer şüpheyi haklı kılan bir şey elde edilmemiş ise bunu belirten bir belge verilir.

Bu belgelerde, hakkında arama işlemi uygulanan kimsenin, el konulan eşyanın mülkiyetine ilişkin görüş ve iddialarına da yer verilir.

Arama sonunda, koruma altına alınan veya el konulan eşyanın listesini içeren tam bir defteri yapılır ve bu eşya resmi mühürle mühürlenir veya bir işaret konulur.

 

Arama Sonucunda Elde Edilen Belge veya Kağıtları İncelemeye Kimler Yetkilidir?

Hakkında arama işlemi uygulanan kimsenin belge veya kağıtlarını inceleme yetkisi, Cumhuriyet savcısı ve hakime aittir.

Belge ve kağıtların zilyedi veya temsilcisi kendi mührünü de koyabilir veya imzasını atabilir. İleride mührün kaldırılmasına ve kağıtların incelenmesine karar verildiğinde, bu işlemin yapılmasında hazır bulunmak üzere, zilyedi veya temsilcisi ya da müdafii veya vekili çağrılır; çağrıya uyulmadığında gerekli işlem yapılır.

İnceleme sonucu soruşturma veya kovuşturma konusu suça ilişkin olmadığı anlaşılan belge veya kağıtlar, ilgilisine geri verilir.

 

Eşya veya Kazancın Muhafaza Altına Alınması ve Bunlara El Konulması

İspat aracı olarak yararlı görülen ya da eşya veya kazanç müsaderesinin konusunu oluşturan mal varlığı değerleri, muhafaza altına alınır.

Yanında bulunduran kişinin rızasıyla teslim etmediği bu tür eşyaya, el konulabilir.

 

İstenen Eşyayı Vermeyenler Hakkında Yapılacak İşlem

İspat aracı olarak yararlı görülen eşya veya diğer mal varlığı değerlerini yanında bulunduran kişi, istem üzerine bu şeyi göstermek ve teslim etmekle yükümlüdür. Kaçınma halinde bu şeyin zilyedi hakkında Ceza Muhakemeleri Kanunu 60. maddede yer alan disiplin hapsine ilişkin hükümler uygulanır. Ancak, şüpheli veya sanık ya da tanıklıktan çekinebilecekler hakkında bu hüküm uygulanmaz.

 

İçeriği Devlet Sırrı Niteliğindeki Belgelerin Mahkemece İncelenmesi

Bir suç olgusuna ilişkin bilgileri içeren belgeler, Devlet sırrı olarak mahkemeye karşı gizli tutulamaz. Ancak, Devlet sırrı niteliğindeki bilgileri içeren belgeler, mahkeme hakimi veya heyeti tarafından incelenebilir. Bu belgelerde yer alan ve sadece yüklenen suçu açıklığa kavuşturabilecek nitelikte olan bilgiler, hakim veya mahkeme başkanı tarafından tutanağa kaydettirilir. Bu hususlar, hapis cezasının alt sınırı beş yıl veya daha fazla olan suçlarla ilgili olarak uygulanır.

 

El Konulamayacak Mektuplar, Belgeler

Ceza Muhakemesi Kanunu, şüpheli veya sanık ile tanıklıktan çekinebilecek kimseler arasındaki mektuplara ve belgelere; bu kimselerin nezdinde bulundukça el konulamayacağını düzenlemektedir.

 

El Koyma Kararını Verme Yetkisi

Hakim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan durumlarda Cumhuriyet savcısının, Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hallerde ise kolluk amirinin yazılı emri ile kolluk görevlileri, el koyma işlemini gerçekleştirebilir. İşlemi gerçekleştiren kolluk görevlisinin açık kimliği, el koyma işlemine ilişkin tutanağa geçirilir.

Hakim kararı olmaksızın yapılan el koyma işlemi, yirmi dört saat içinde görevli hakimin onayına sunulur. Hakim, kararını el koymadan itibaren kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi hâlde el koyma kendiliğinden kalkar.

Zilyedliğinde bulunan eşya veya diğer mal varlığı değerlerine el konulan kimse, hakimden her zaman bu konuda bir karar verilmesini isteyebilir. El koyma işlemi, suçtan zarar gören mağdura gecikmeksizin bildirilir.

Askerî mahallerde yapılacak el koyma işlemi, Cumhuriyet savcısının nezaretinde askeri makamların katılımıyla adli kolluk görevlileri tarafından yerine getirilir. Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, Cumhuriyet savcısının yazılı emriyle ve kendisi nezaret etmeksizin de, askeri makamların katılımıyla adli kolluk görevlileri tarafından el koyma işlemi yapılabilir.

 

Taşınmazlara, Hak ve Alacaklara El Koyma

Soruşturma veya kovuşturma konusu suçun işlendiğine ve bu suçlardan elde edildiğine dair somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebebi bulunan durumlarda, şüpheli veya sanığa ait; Taşınmazlara, Kara, deniz veya hava ulaşım araçlarına, Banka veya diğer mali kurumlardaki her türlü hesaba, Gerçek veya tüzel kişiler nezdindeki her türlü hak ve alacaklara, Kıymetli evraka, Ortağı bulunduğu şirketteki ortaklık paylarına, Kiralık kasa mevcutlarına,  Diğer mal varlığı değerlerine; el konulabilir.

Somut olarak belirlenen bu taşınmaz, hak, alacak ve diğer mal varlığı değerlerinin şüpheli veya sanıktan başka bir kişinin zilyetliğinde bulunması halinde dahi, el koyma işlemi yapılabilir.

Bu başlık altında bahsedilen taşınmaz, hak, alacak ve diğer mal varlığı değerlerine el koyma kararı alınabilmesi için, el konulacak varlığın ilgili olduğu kurumdan (Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu, Mali Suçları Araştırma Kurulu, Hazine Müsteşarlığı ve Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu), suçtan elde edilen değere ilişkin rapor alınır. Bu rapor, en geç üç ay içinde hazırlanır. Özel sebepler zorunlu kıldığında, bu süre talep üzerine iki ay daha uzatılabilir.

 

Hangi Suçlarda Taşınmazlara, Hak ve Alacaklara El Konulabilir?

Aşağıda sıralanan suçlarda, taşınmazlara, hak ve alacaklara el konulabilir:

  • Türk Ceza Kanununda tanımlanan;
    • Soykırım ve insanlığa karşı suçlar (madde 76, 77, 78)
    • Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti (madde 79, 80) ile organ veya doku ticareti (madde 91)
    • Hırsızlık (madde 141, 142)
    • Yağma (madde 148, 149)
    • Güveni kötüye kullanma (madde 155)
    • Dolandırıcılık (madde 157, 158)
    • Hileli iflas (madde 161)
    • Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti (madde 188)
    • Parada sahtecilik (madde 197)
    • Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (madde 220, fıkra üç)
    • İhaleye fesat karıştırma (madde 235)
    • Edimin ifasına fesat karıştırma (madde 236)
    • Tefecilik (madde 241)
    • Zimmet (madde 247)
    • İrtikap (madde 250)
    • Rüşvet (madde 252)
    • Devletin güvenliğine karşı suçlar (madde 302, 303, 304, 305, 306, 307, 308)
    • Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar (madde 309, 311, 312, 313, 314, 315, 316)
    • Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk (madde 328, 329, 330, 331, 333, 334, 335, 336, 337) suçları
  • Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (madde 12) suçları,
  • Bankalar Kanununun 22. maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu,
  • Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar,
  • Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68. ve 74. maddelerinde tanımlanan suçlar,

 

Taşınmazlara, Hak ve Alacaklara El Konulduktan Sonra Neler Yapılır?

Taşınmaza el konulması kararı, tapu kütüğüne şerh verilmek suretiyle icra edilir.

Kara, deniz ve hava ulaşım araçları hakkında verilen el koyma kararı, bu araçların kayıtlı bulunduğu sicile şerh verilmek suretiyle icra olunur.

Banka veya diğer mali kurumlardaki her türlü hesaba el konulması kararı, teknik iletişim araçlarıyla ilgili banka veya mali kuruma derhal bildirilerek icra olunur. Söz konusu karar, ilgili banka veya mali kuruma ayrıca tebliğ edilir. El koyma kararı alındıktan sonra, hesaplar üzerinde yapılan bu kararı etkisiz kılmaya yönelik işlemler geçersizdir.

Şirketteki ortaklık paylarına el koyma kararı, ilgili şirket yönetimine ve şirketin kayıtlı bulunduğu ticaret sicili müdürlüğüne teknik iletişim araçlarıyla derhal bildirilerek icra olunur. Söz konusu karar, ilgili şirkete ve ticaret sicili müdürlüğüne ayrıca tebliğ edilir.

Hak ve alacaklara el koyma kararı, ilgili gerçek veya tüzel kişiye teknik iletişim araçlarıyla derhal bildirilerek icra olunur. Söz konusu karar, ilgili gerçek veya tüzel kişiye ayrıca tebliğ edilir.

Bu başlık altında bahsi geçen el koyma kararlarının gereklerine aykırı hareket edilmesi halinde, Türk Ceza Kanununun “Muhafaza görevini kötüye kullanma” başlıklı 289. maddesi hükümleri uygulanır.

Bu başlık altında bahsi geçen el koyma kararları, sadece hakim tarafından verilebilir.

Bu madde uyarınca el konulan taşınmaz, hak ve alacakların idaresi gerektiğinde bu mal varlığı değerlerinin yönetimi amacıyla kayyım atanabilir. Kayyım atanmasına, ancak hakim karar verebilir.

 

Postada El Koyma

Suçun delillerini oluşturduğundan şüphe edilen ve gerçeğin ortaya çıkarılması için soruşturma ve kovuşturmada adliyenin eli altında olması zorunlu sayılıp, posta hizmeti veren her türlü resmi veya özel kuruluşta bulunan gönderilere, hakimin veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının kararı ile, el konulabilir.

Hakim kararının veya Cumhuriyet savcısının emrinin kendilerine bildirilmesi üzerine el koyma işlemini yerine getiren kolluk memurları, bu gönderilerin içinde bulunduğu zarfları veya paketleri açamazlar. El konulan gönderiler, ilgili posta görevlilerinin huzuru ile mühür altına alınıp derhal el koyma kararını veya emrini veren hakim veya Cumhuriyet savcısına teslim edilir.

El koyma kararı veya emrinin aşağıda sayılan suçlarla ilgili olarak verilmesi durumunda, gönderilerin bulunduğu zarf veya paketler Cumhuriyet savcısının talimatıyla kolluk memurları tarafından açılabilir:

  • 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan;
    • Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi suçu (madde 174)
    • Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçu (madde 188)
  • 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunun 12. ve 13. maddelerinde tanımlanan suçlar
  • 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 67. ve 68. maddelerinde tanımlanan suçlar

Soruşturma ve kovuşturmanın amacına zarar vermek olasılığı bulunmadıkça, alınmış tedbirler ilgililere bildirilir.

Açılmamasına veya açılıp da içeriği bakımından adliyenin eli altında tutulmasına gerek bulunmadığına karar verilen gönderiler, hemen ilgililerine teslim edilir.

 

Avukat Bürolarında Arama, El Koyma ve Postada El Koyma

Avukat büroları, ancak mahkeme kararı ile ve kararda belirtilen olayla ilgili olarak Cumhuriyet savcısının denetiminde aranabilir. Baro başkanı veya onu temsil eden bir avukat, avukat bürosunun aramasında hazır bulundurulur.

Arama sonucu el konulmasına karar verilen şeyler bakımından bürosunda arama yapılan avukat, baro başkanı veya onu temsil eden avukat, bunların avukat ile müvekkili arasındaki mesleki ilişkiye ait olduğunu öne sürerek karşı koyduğunda, bu şey ayrı bir zarf veya paket içerisine konularak hazır bulunanlarca mühürlenir. Bu konuda gerekli kararı vermesi, soruşturma evresinde sulh ceza hakiminden, kovuşturma evresinde hakim veya mahkemeden istenir. Yetkili hakim el konulan şeyin avukatla müvekkili arasındaki mesleki ilişkiye ait olduğunu saptadığında, el konulan şey derhal avukata iade edilir ve yapılan işlemi belirten tutanaklar ortadan kaldırılır. Bahsi geçen bu kararlar, yirmi dört saat içinde verilir.

 

El Konulan Eşyanın İadesi Nasıl Yapılır?

Şüpheliye, sanığa veya üçüncü kişilere ait el konulmuş eşyanın, soruşturma ve kovuşturma bakımından muhafazasına gerek kalmaması veya müsadereye tabi tutulmayacağının anlaşılması halinde, re’sen veya istem üzerine geri verilmesine Cumhuriyet savcısı, hakim veya mahkeme tarafından karar verilir. İstemin reddi kararlarına itiraz edilebilir.

Taşınmazlara, hak ve alacaklara el koyma ile ilgili el konulan eşya veya diğer mal varlığı değerleri, suçtan zarar gören mağdura ait olması ve bunlara delil olarak artık ihtiyaç bulunmaması halinde, sahibine iade edilir.

 

El Konulan Eşyanın Muhafazası veya Elden Çıkarılması

El konulan eşya, zarara uğraması veya değerinde esaslı ölçüde kayıp meydana gelme tehlikesinin varlığı halinde, hükmün kesinleşmesinden önce elden çıkarılabilir. Elden çıkarma kararı, soruşturma evresinde hakim, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından verilir. Karar verilmeden önce eşyanın sahibi olan şüpheli, sanık veya ilgili diğer kişiler dinlenir; elden çıkarma kararı, kendilerine bildirilir.

El konulan eşyanın değerinin muhafazası ve zarar görmemesi için gerekli tedbirler alınır. El konulan eşya, soruşturma evresinde Cumhuriyet Başsavcılığı, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından, bakım ve gözetimiyle ilgili tedbirleri almak ve istendiğinde derhal iade edilmek koşuluyla, muhafaza edilmek üzere, şüpheliye, sanığa veya diğer bir kişiye teslim edilebilir. Bu bırakma, teminat gösterilmesi koşuluna da bağlanabilir.

El konulan eşya, delil olarak saklanmasına gerek kalmaması halinde, rayiç değerinin derhal ödenmesi karşılığında, ilgiliye teslim edilebilir. Bu durumda müsadere kararının konusunu, ödenen rayiç değer oluşturur.

 

Şirket Yönetimi İçin Kayyım Tayini

Suçun bir şirketin faaliyeti çerçevesinde işlenmekte olduğu hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılabilmesi için gerekli olması halinde; soruşturma ve kovuşturma sürecinde, hakim veya mahkeme, şirket işlerinin yürütülmesiyle ilgili olarak kayyım atayabilir.

Kayyım atama kararında, yönetim organının karar ve işlemlerinin geçerliliğinin kayyımın onayına bağlı kılındığı veya yönetim organının yetkilerinin ya da yönetim organının yetkileri ile birlikte ortaklık payları veya menkul kıymetler idare yetkilerinin tümüyle kayyıma verildiği açıkça belirtilir. Kayyım tayinine ilişkin karar, ticaret sicili gazetesinde ve diğer uygun vasıtalarla ilan olunur.

Hakim veya mahkemenin kayyım hakkında takdir etmiş bulunduğu ücret, şirket bütçesinden karşılanır. Ancak, soruşturma veya kovuşturma konusu suçtan dolayı kovuşturmaya yer olmadığı veya beraat kararının verilmesi halinde; ücret olarak şirket bütçesinden ödenen paranın tamamı, kanuni faiziyle birlikte Devlet Hazinesinden karşılanır.

İlgililer, atanan kayyımın işlemlerine karşı, görevli mahkemeye 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre başvurabilirler.

Kayyım atama kararı, ancak aşağıda sayılan suçlarla ilgili olarak verilebilir:

  • Türk Ceza Kanununda yer alan aşağıdaki suçlar:
    • Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti (madde 79, 80)
    • Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti (madde 188)
    • Parada sahtecilik (madde 197)
    • Fuhuş (madde 227)
    • Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama (madde 228)
    • Zimmet (madde 247)
    • Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama (madde 282)
    • Silahlı örgüt (madde 314) veya bu örgütlere silah sağlama (madde 315)
    • Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk (madde 328, 329, 330, 331, 333, 334, 335, 336, 337),
  • Ateşli Silahlar ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (madde 12) suçları
  • Bankalar Kanununun 22. maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu
  • Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar
  • Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68. ve 74. maddelerinde tanımlanan suçlar

Bu kapsamda atanan kayyımların görevleriyle ilgili iş ve işlemlerinden dolayı tazminat davaları, Devlet aleyhine açılır. Devlet, ödediği tazminattan dolayı görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanan kayyımlara, bir yıl içinde rücu eder.

 

Bilgisayarlarda, Bilgisayar Programlarında ve Kütüklerinde Arama, Kopyalama ve El Koyma

Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturmada, somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka surette delil elde etme imkanının bulunmaması halinde, hakim veya gecikmesinde sakınca bulunan durumlarda Cumhuriyet savcısı tarafından, şüphelinin kullandığı bilgisayar ve bilgisayar programları ile bilgisayar kütüklerinde arama yapılmasına, bilgisayar kayıtlarından kopya çıkarılmasına, bu kayıtların çözülerek metin hâline getirilmesine karar verilir.

Cumhuriyet savcısı tarafından verilen bu tür kararlar, yirmi dört saat içinde hakim onayına sunulur. Hakim, bu husustaki kararını en geç yirmi dört saat içinde verir. Sürenin dolması veya hakim tarafından aksine karar verilmesi durumunda, çıkarılan kopyalar ve çözümü yapılan metinler derhal imha edilir.

Bilgisayar, bilgisayar programları ve bilgisayar kütüklerine şifrenin çözülememesinden dolayı girilememesi veya  gizlenmiş bilgilere ulaşılamaması ya da işlemin uzun sürecek olması halinde, çözümün yapılabilmesi ve gerekli kopyaların alınabilmesi için, bu araç ve gereçlere el konulabilir. Şifrenin çözümünün yapılması ve gerekli kopyaların alınması halinde, el konulan cihazlar gecikme olmaksızın iade edilir.

Bilgisayar veya bilgisayar kütüklerine el koyma işlemi sırasında, sistemdeki bütün verilerin yedeklemesi yapılır. Alınan yedekten bir kopya çıkarılarak şüpheliye veya vekiline verilir ve bu husus tutanağa geçirilerek imza altına alınır.

Bilgisayar veya bilgisayar kütüklerine el koymaksızın da, sistemdeki verilerin tamamının veya bir kısmının kopyası alınabilir. Bu durumda, kopyası alınan veriler kağıda yazdırılarak, bu husus tutanağa kaydedilir ve ilgililer tarafından imza altına alınır.